7 Kasım 2016 Pazartesi

YETİŞKİN AĞAÇ KESİLİR Mİ?


Milas’ta kent yararına, toplum yararına güzel şeyler olduğu zaman seviniyoruz. Hahh! işte bize yakışan, bizim kentimize uygun düşen çalışmalar bunlar diyoruz. Hizmet böyle olur diyoruz. Çöllüoğlu Hanı restorasyon çalışmaları, Arasta sokak sağlıklılaştırma çalışmaları, bayındırlık çalışmaları vd. çalışmalar…
Bazı olmaması gereken şeyler olduğu zaman da üzülüyor, bu da yapılır mı, bu kent kimliğine uygun düşmeyen şeyler diyerek tepki gösteriyoruz. Bu yapılan olumsuzluk, kentin siluetiyle bütünleşen asırlık ağaçları kesmek olursa, o zaman insan tepki göstermekle kalmıyor, isyan ediyor!

Milas Vergi Dairesi binası, Levanten mimarisine göre inşa edilmiş farklı bir yapı. Milas’ın kültürel kimliğini zenginleştiren bir miras. Bu binanın önündeki iki çam ağacının pürçükleri çatı oluklarını tıkıyor, kuşlar pisliyor, kozalaklar-kırılan dallar mükelleflerin üzerine düşüyor diye Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından ağaçların üstünün kesilmesi için belediyeye yazı yazılmış. Fakat bizim Park Bahçe Müdürü arkadaş, kısmi budama yerine, çam ağaçlarının kökünden kesilmesine karar vermiş.

Bir ağaç kolay yetişmiyor. Atatürk, Yalova’da yaptıracağı köşkten dolayı bir ağacın kesilmemesi için, köşkün temelini başka yere kaydırmış. Başka yerlerde ağaçları kesmemek için, mimari projelerde değişiklikler yapılıyor ve ağaçlar korunuyor ve hatta ağaçlar binanın içinde kalıyor. Kıyılarımızda, turizm yatırımları için bilinçli orman yangınları çıkarıldığını, ağaçların kesildiğini biliyoruz ve bunlara tepki gösteriyoruz. Tepki gösterdiğimiz şeyleri biz niye yapıyoruz?

Vergi Dairesinin önündeki kaldırımda kesilen çam ağacının çapına baktım. Yaklaşık 50 cm. Yarım metre çapındaki bir ağaç kaç yılda yetişir? Ayrıca o ağaçların binaya ve çevreye zarar vermesi de söz konusu değil. Çünkü ağaçlar binadan uzakta. Eğer çatıya sarkan dallar zarar veriyorsa, ağacın o kısımları kesilebilirdi… Hem Vergi Dairesi Müdürünün sıraladığı gerekçeler de çok mantıklı değil!

Vergi Dairesinin karşısındaki esnafla konuştum. Hepsi o çam ağaçlarının güzel bir görüntüsü olduğunu, yazın karşıdan gelen güneşe karşı kendilerini koruduğunu ve ağaçların kesilmesinin yanlış olduğunu söylediler.

Resmi kurumlardan belediyeye ağaç kesme istekleri geliyorsa, bu hemen yerine getirilecek diye bir şart yok. Bu konuda uzmanlardan oluşan bir kurul oluşturulmalı, o ağaçların çevre için tehlike yaratıp yaratmadığına o kurul karar vermelidir. Bu kurul, kentlilik bilinci ve kent kimliği doğrultusunda bir karar verir… Orman Mühendisi, Ziraat Mühendisi, Mimar, Arkeolog, peyzaj mimarı veya doğa gönüllüsü olmayan; kent kültürü ve kent kimliği bilincinden yoksun birim sorumlularının, “ben yaptım oldu” biçiminde vereceği kararla ağaçlar kesilmemeli…

Sen Park Bahçe Müdürü olarak her mahallede çok sayıda park düzenlemesi yapabilirsin. Bu takdir edilecek bir şeydir ama senin yaptığın başarılı işler, kent merkezinde veya ilçe düzeyindeki kesilmemesi gereken ağaçları kesmeni haklı göstermez. Senin keyfi davranma hakkın yok! Bir yerdeki başarın, diğer yerdeki hatanı telafi etmez ya da mazur göstermez. Birim sorumlularının hataları, kamuoyunda belediye yönetimine kesiliyor. Birim sorumluları adım atarken çok düşünmeli, sebep-sonuç ilişkisini kurarak hareket etmeli..

Bir ağaç, kişilerin ve kurumların tapulu malı içinde olsa bile; o ağaçlar kamuya aittir, kamu malı olarak kabul edilmeli… Ağaç kesilip–kesilmemesi; kurul kararıyla olmalı, buna kurul(içinde Kent Konseyi de olmalı) karar vermelidir… Keyfi kesmeler, son bulmalıdır…
(nctmilas@gmail.com)













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder