Zeytinyağında
ciddi bir rakip
Yalçın
Bayer, Hürriyet, 22.11.2016, Salı
TÜRKİYE'de geç kalınsa dahi hemen
'kuraklık' alarmı verilmelidir. Global ısınma nedeniyle ülkemizin normal bir
yağış rejiminden hızla uzaklaşmakta olduğuna dikkat çekmek gerekiyor.
Tarım alanlarında kuraklıkla ilgili ciddi sorunlar yaşanıyor. Bize göre, Türkiye son 70 yılda böyle bir kuraklık görmedi.
Barajların su seviyesi geçen yıla göre
yarıya yakın düşük... Yeraltı sularının seviyesi de tehlikeli biçimde; bazı
bölgelerde 200-300 metreye kadar düştü.
Biz zeytinin de kuraklıktan nasibini
aldığını vurgulamak istiyoruz.
Türkiye’nin hemen hemen her
zeytincilik bölgelerinde susuzluktan dolayı zeytinin meyvesi gelişmedi.
Geçen yıl yağmurların erken ve
çiçeklerin tozlaşması esnasında düşmesi zaten verim düşüklüğüne neden olmuştu.
Bu yıl da susuzluktan verim düşük... Türk zeytinciliği için ciddi bir
olumsuzluk. Üreticilerle konuşurken zeytinin yoğun bir zeytin sineği saldırısı
uğradığını anlatıyorlar. Çünkü sinek taneyi çürütüyor; bundan çekilen
zeytinyağı da ağır kurtlu bir ‘tat’a dönüşüyor.
Geçen yıla bakarsak... İstikrarlı bir
fiyat politikası uygulanamadığı için çiftçi tarlasına küstü.
AKP’nin tarım
politikalarının da bunda esas etken olduğunu açık açık anlatıyorlar. Zeytinyağı
fiyatlarının yükselmiş olması bahçesine küsmüş olan çiftçiyi heveslendirdi ama
‘kuraklık’ her şeyi altüst etti. Mazot ve gübre desteği ile emeksiz para
kazanmaya alıştırılmış üretici umudunu yine yitirdi. Çeşitli dallardaki
desteklerle yaklaşık 500 lira geliri olsa da çiftçi ‘üretim hırsı’ndan
uzaklaşmış oluyor. Doğrusu, ürünle doğru orantılı olması gerekir teşviklerin...
Yani teşviklerin ürün kalitesine ve miktarına bağlı olarak verilmesi gerekir.
Teşvikler çalışanların cebine girmelidir.
Milas’a hafta sonu zeytin
hasadına gittiğimizde öğrendik bunları... Milas’ın ‘memecik’türü
zeytiniyle bir dünya markası olmayı hedefliyor. Bu yıl üçüncüsü yapılan
etkinliğin Ayvalık, Edremit, Akhisar, Mut ve Gaziantep gibi bölgelerin önüne geçtiğini
söylersek hayli mesafe aldıklarına göstermiş oluruz.
Ama bir şart gerekli... Zeytinde öncü
olabilmek ve marka yaratabilmek için köylüsü de zeytinyağı sanayicisi de
kodekste yazılı, tüm dünyada ulaşılabilir değerler üzerinden hareket edilmeli;
yoksa tağşiş, hırsızlık varsa hiçbir yere varılamaz.
Bir de kentin (Milas) kaymakamının (Fuat Güler), belediye başkanının (Muhammet Tokat) ve Ticaret ve Sanayi Odası
başkanının (Reşit Özer), ilçenin bağlı
olduğu büyükşehirin (Muğla) belediye başkanının (Dr. Osman Gürün) ve valinin (Amir Çiçek)bölgenin bu değerli ürününü ‘sıvı altın’a dönüştürmek için gösterdikleri
çabalar... Ailesinin misyonuna uygun olarak yıllardır Milas zeytinyağının
uluslararası standartların üzerine çıkması için yaptığı yatırımlarla kentinin
hem lideri hem de geleceğe yönelik umutların kaynağı olan Ali Osman Menteşe... Ve Zeytin Dostu Derneği’nin temsilcileri
Feridun Kaykı, eşi Nurdan Nimet Kaykı ve eczacı Atilla Totoş...
Ne diyorlar biliyor musunuz? “Memecik aroması yüksek
bir yağdır!”Hürriyet/Kelebek yazarı Yonca
Tokbaş hasat şenliğinin en renkli aktivistiydi; “Zeytin ağacı açısından zengin ve bereketli olup bu kadar az
zeytinyağı tüketen toplum olmamıza içerledim” demesi doğru bir
tespitti.
Milas ve yağını yazmaya devam edeceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder