(İZ BIRAKARAK, GİDENLER!)
Bundan 3 sene önce Rize Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Zümrüt Rize Gazetesinin sahibi Faik Bakoğlu aradı ve “sizin oraya Kaymakam olarak iyi birisi geliyor” dedi. Sözünü ettiği kişi, Rize vali yardımcılığı görevinde bulunan Fuat Gürel’di… Kendisi Milas’a gelmeden önce; övgüsü ve hakkındaki olumlu düşünceler gelmişti! Kaymakam Bey, Rize’den sonra, Manisa- Ahmetli’ye gitmiş, oradan da Milas’a(Ağustos 2013) geliyordu…
Bundan 3 sene önce Rize Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Zümrüt Rize Gazetesinin sahibi Faik Bakoğlu aradı ve “sizin oraya Kaymakam olarak iyi birisi geliyor” dedi. Sözünü ettiği kişi, Rize vali yardımcılığı görevinde bulunan Fuat Gürel’di… Kendisi Milas’a gelmeden önce; övgüsü ve hakkındaki olumlu düşünceler gelmişti! Kaymakam Bey, Rize’den sonra, Manisa- Ahmetli’ye gitmiş, oradan da Milas’a(Ağustos 2013) geliyordu…
İlçe halkının, Oda ve
STK’larının yeni gelen Mülki yöneticiden beklentileri vardır… İlçenin ekonomik
ve kültürel potansiyelleri doğrultusunda, Kaymakamlığın kurumsal önderliğinin
hayata geçirilmesi ve ilçe için atılım(lar)da bulunulmasıdır; bu… Kaymakamlık ve
yerel yönetim ile Odaların elele vermesiyle; ilçede güzel şeylerin yapılacağı
düşüncesi öne çıkar, kent ve ilçe sakinlerinin kafasında… Mülki yönetimin “kurumsal önderliği”nin; yerel ölçekte,
önemi çok büyüktür…
Bir mülki yönetici,
geldiği yerin potansiyellerini değerlendirir önce ve sonra, orada ne/nelerin
yapılması gerektiğine karar verir… Kendisiyle yaptığım röportajda, böyle diyordu
Kaymakam Bey. Orada, bazı şeyleri yapmak için istekli ve öneri geliştiren yerel
yönetim, Odalar ve kanaat önderleri varsa; o zaman bu işbirliği olanakları daha
güçlü hale geliyor ve o şeylerin yapılması, başarı kazanması da o oranda kolaylaşıyor!..
Kaymakam Bey, Milas’ta
göreve başladığında, onun önüne ilk olarak ,“Zeytin Hasat Şenliği”nin yapılması öneri ve düşüncesi konuldu.
Çünkü Milas için, memecik zeytini ve yağı, çok önemli bir potansiyel ve geçim kaynağıydı
ama sektörde hak ettiği yerde değildi. Bu konuyla ilgili toplantılar yapılıyor
ama bir türlü sonuç alınamıyordu. Memecik zeytininden elde edilen zeytinyağı,
polifenol yönünden çok zengindi, ilaç gibi bir yağdı. Bir de Milas
zeytinyağının geçmişten gelen kötü bir imajı vardı; rafinerilik ve dökme olarak
nitelendiriliyordu, yemeklik yağ olarak kabul edilmiyordu.
Ali Osman Menteşe
gibi aydın zeytin üreticileri, belli ölçülerde bu imajı yıktı ama bu uğurda
alınacak çok yol, tanıtıma ve markalaşmaya ihtiyaç vardı. Kaymakam Fuat
Gürel’in öncülüğünde düzenlenen 3 şenlik ile Milas zeytin ve zeytinyağının iyi
imajının yaratılması konusunda epey mesafe alındığını düşünenlerdenim.
Bu şenliklerle; Milaslı
üreticiler açısından kaliteli zeytinyağı üretmenin önemi ve markalaşmanın ne
kadar gerekli olduğu düşüncesi, herkesin zihnine yerleşti. Basın da, bu
şenliklere büyük ilgi gösterdi. Milas’ın ve memecik zeytinyağımızın tanınmasında
etkili oldu.
Her mülki yönetici,
görev yaptığı kısa süre içinde iz bırakan çalışmalar yapabilmeli… Çalışmalarıyla,
Milas’ta olumlu işler yapan Kaymakamlar olmuştur. Örneğin Hayati Soylu, Süt
Birliğini kurdu; Osman Badraslı, öğrenci yurdu inşa ettirdi; Hulusi Doğan,
Çomakdağ yöresinde kültür turizmini geliştirdi; M. Bahattin Atçı, hükümet binasını
genişletti… Benim hatırlayabildiklerim bunlar… Zeytin hasat şenlikleri de,
Milas’ın ekonomik yaşamının gelişmesi için önemli bir etkinlikti… Bunu da
Kaymakam Fuat Gürel sağladı. Ayrıca “Gökçeler
İncirliin” mağarasının turizme kazandırılması için önemli çalışmalar yaptı!
Kaymakam Bey’in Ankara-Etimesgut’a(Kasım
2016) tayini çıktı. Keşke 5-6 yıl burada olabilseydi… O, hizmet çıtasını
yükseltti ve Kaymakamlık-Belediye-Odalar-Halk elele verirse çok güzel şeylerin
yapılabileciğinin güzel ve somut örneklerini ortaya koydu…
Kaymakam Bey, sizi
unutmayacağız hiç! Hizmetlerinizle, hep hatırlanacaksınız! İz bırakıp, gidiyorsunuz... Gittiğiniz yerde
de, güzel işlere imza atacağınıza inanıyorum…
Güle güle Kaymakam Bey...
Nevzat Çağlar Tüfekçi
(e-mail:
nctmilas@gmail.com)